MENÜ
İzmir 13°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Çeşme 9 kat tat...
Hanzade ÜNUZ
YAZARLAR
9 Nisan 2015 Perşembe

Çeşme 9 kat tat...

Önceki gün Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç’ın davetlisi olarak İstanbul’a gittik.

Başkan Dalgıç’ın Çeşme Belediye Başkanlığı’na seçildikten hemen sonra turizmin gözbebeği ilçe için ulusal ve uluslararası zeminde profesyonel bir tanıtım atağı yapmayı planladığını kendisiyle yaptığımız sohbetten biliyordum.



O nedenle, “9 Durak 9 Deneyim” başlıklı oldukça şık tasarlanmış davetiyeyi elime aldığımda Başkan Dalgıç’ın bir yıl önce “Çeşme şemsiyesi altında tüm çevre beldelerimizi kendi karakteristik özellikleriyle ön plana çıkaracağız. Yerel kimlik özelliklerini vurgulayarak dünyaya tanıtacağız” diye anlattığı stratejiyi hatırladım.

İstanbul’da Rahmi Koç Müzesi’ndeki tanıtım gecesine katılmak üzere Adnan Menderes Havalimanı yolcu salonunda gazeteci büyüklerimizle beklerken İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu da aramıza katıldı. Aziz Başkan, VIP salonu kullanarak uçağa geçmek yerine gazeteci dostlarıyla yola çıkmayı tercih etmişti.

Yolculuk günü, yani 7 Nisan bir başka büyük önem daha taşıyordu. Tüm Türkiye’nin nefesini tutarak beklediği milletvekili aday listelerinin Yüksek Seçim Kurulu’na son teslim günüydü.  

İzmir’in duayen gazetecileri  ve Aziz Kocaoğlu böyle bir günde bir araya geldiğinde beklenen oldu.

Yolculuk başlamadan, henüz havalanmadan siyaset konuşulmaya başladı. “Off the record” çok özel yorumlar yapıldı.

Saat 15.30 sularında ketum AK Parti listelerinden bir haber alınamadığı için mecburen CHP’nin açıklanmış İzmir listeleri üzerinden geçildi. Şakalar yapıldı, aramızda kızanlar ve gülenler oldu şüphesiz.

İşte bir grup gazeteci ve Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu bu atmosfer içinde 
İstanbul’a doğru yola çıktık.

Uçakta en önde,  4A numaralı koltukta cam kenarında oturan Başkan Aziz Kocaoğlu kalkıştan hemen sonra Gaziemir üzerinden geçerken bizlerden aşağıda oldukça geniş bir alana yayılmış Fuar İzmir’e bakmamızı istedi.

Yerimizden kalkıp pencereye uzanarak Başkan Kocaoğlu’nun gözbebeği Fuar İzmir’e bakmaya çalışırken, pilot bizi duymuş gibi manevra yaparak uçağı sola yatırınca yeşil çatılı devasa fuar alanını gördük.

Fuar İzmir ile övgü dolu sözlerin ardından gözü Fuar İzmir’de olan Başkan, “E kolay olmadı, 10 senelik çalışma var burada” dedi.

Uçak yolculuğumuz sona erdiğinde saatler 17.00’yi gösteriyordu.

İstanbul Atatürk Havalimanı’na iner inmez ilk işimiz cep telefonlarına sarılıp, internetten AK Parti  İzmir listesini öğrenmeye çalışmak oldu.

Doğrusu İzmir’in duayen gazetecileri ve Başkan Aziz Kocaoğlu’ndan oluşan grubumuza AK Parti İzmir milletvekili aday listesini Egede Sonsöz farkıyla iletmenin sevincini yaşadım.

Hepimizi şaşkınlığa sevk eden AK Parti listesinin hararetli değerlendirmesi, bizi etkinliğin yapılacağı Rahmi Koç Müzesi’ne götüren otobüste de sürdü.

Listeler defalarca yüksek sesle okundu. Beklenen isimlerin listede yer almayışı, hiç beklenmeyen isimler ve eski  SPD’li Ozan Ceyhun gibi Almanya’dan ithal adaylar şaşkınlık yarattı.

Hemen herkesin adaylığına en çok sevindiği isim adı kulislerde hiç duyulmayan AK Parti İzmir 1. Bölge 3. Sıra adayı Cemil Şeboy oldu diyebilirim.

Grupta CHP listesiyle kıyaslandığında İzmir’de AK Parti listesinin daha zayıf olduğu kanaati hakimdi.

Bir gözümüz İstanbul’un akıl almaz trafiğinde, bir gözümüz milletvekili listelerinde müzeye vardığımızda bizi Çeşme Belediye Başkanı Muhittin Dalgıç karşıladı.

Muhittin Başkan, belki de deplasmanda ev sahipliği yapmanın getirdiği tatlı gerginlikle bildiğimiz enerjik ve neşeli haline kıyasla biraz durgundu…

Kokteyl alanına geçerken yürüdüğümüz dış mekanda birbirinden güzel eski ahşap tekneleri, enfes antika otomobilleri gördük. Gramafon iğnesinden, denizaltıya kadar birbirinden ilginç objelerin sergilendiği Rahmi Koç müzesinde, Eczacıbaşı Topluluğunun kurucusu Ferit Eczacıbaşı’nın İzmirli “Şifa Eczanesi” nin önünden geçerken saygıyla selamladık.

Atıştıran yağmur ve serin havadan kaçarak gecenin düzenlendiği salona girdiğimizde şık bir atmosferle karşılaştık. Sahnedeki dev led ekranda arka arkaya güzel bir tatil yöresinin fotoğrafları sergileniyordu, ışıklandırma güzeldi. Kokteyl masaları konsept gereği enginar ile süslenmişti. Salonun farklı köşeleri “9 Durak, 9 Deneyim” sloganıylaağırlıklı olarak yiyecek fotoğraflarının olduğu panolarla çevriliydi.

Tüm görevliler çok kibardı, tüm ikramlar birbirinden lezzetliydi. Dondurmasından reçeline, şarabından balığına kadar çok özenilmiş detaylarla Çeşme’nin binbir çeşit lezzeti İstanbul’a taşınmıştı.

Ama gecede bir şeyler eksikti. Ne eksikti?

İzmir yoktu mesela gecede. Çeşme de fazla yoktu bana göre.

Yani nasıl yoktu?

N’PR İletişim Danışmanlığı’nın organize ettiği etkinlikte “cool” bir söylem tercih edilmişti.

Gözünüzün iliştiği hemen her yer “9 Durak, 9 Deneyim” sloganıyla bezeliydi. Ama hazırlanmış bir tanıtım filmi olmadığı için 9 Durak ve 9 Deneyim’in ne olduğunu anlamak konukların pek çoğu için mümkün olmadı.

Oysa 9 Durak 9 Deneyim ile Reisdere, Ovacık, Ilıca, Ildırı, Germiyan, Dalyan, Çiftlikköy, Çeşme Merkez ve Alaçatı kastediliyordu.

Basın dosyasını alıp okuyan şanslılar öğrendi bu içeriği. Çünkü etkinlik salonunda buna dair hiç iz yoktu.

Muhittin Başkan bir ara sessiz sedasız sahneye çıkıp, elindeki yazılı metni okuyarak tutuk bir konuşma yaptı.

Başkan Dalgıç’ı tanımayan İstanbullu konuklar merak etmişlerdir kim konuşuyor acaba diye düşündüm...

Çünkü gecede bir sunucu da yoktu. Gerçek hitabet gücünü bildiğimiz Başkan Dalgıç’ın mesajı konuklara geçmeyen konuşması anlaşılmadı.

Muhittin Dalgıç’ın davete İzmirliler adına katılan Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na “Hoş Geldiniz” demeyişinde ve sahneye davet ederek söz vermeyişinde bir art niyet aramadık.

Konsept gereği benimsenen cool gömlek Başkan Muhittin Dalgıç’a da giydirilmiş diye düşündük…

Onu bırakın, muhtemelen aynı cool söylem kapsamında sevgili Başkan Dalgıç’ın konuşmasında İzmir’in adını da duyamadık. Buna da ayrıca şaşırdık.

Çeşme’nin özel ve ayrı bir marka olması çabasını anlamakla birlikte İzmir’siz Çeşme’yi, peynirsiz kumruya benzettik.

Ve belki de Başkan Aziz Kocaoğlu’nun İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş ile birlikte geceden erken ayrılıp, İzmir’e planlanandan iki saat önce uçmasına neden olan bu gibi ayrıntıları hepimiz garipsedik ve aramızda konuştuk.

Başkan Dalgıç’tan öğrendiğimiz kadarıyla bu etkinlik biri İstanbul, biri Çeşme’de olmak üzere her yıl iki defa tekrarlanarak geleneksel hale gelecekmiş.

Yani N’PR İletişim Danışmanlık ile iki yıllık sözleşme yapan Başkan Muhittin Dalgıç bu iyi düşünülmüş ama çok eksik kalmış etkinliğin bir sonraki ayağını  Çeşme’de yapacak…

Bu organizasyonların bir dünya markası olmayı hedefleyen Çeşme için hep daha başarılı geçmesini dileriz...

Tüm şartlar altında “Boğaz Dokuz Düğüm” desek de, konuşmamazlık etmeyeceğimiz için bir sonraki etkinliğe katılamaz isek, biz de “Dokuz Kat Tat Çeşme” der, İstanbul’daki geceye imzasını atan Kumrucu Şevki’nin özel olarak hazırladığı mini boy kumruları İzmir Çeşme’de İzmirli dostlarla birlikte yeriz…
Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Pakize Sükan
 14 Nisan 2015 Salı 14:01
Hanzadeciğim o kadar güzel anlatmışsın ki yaşananları benim de aklımda yaptığım sıkı diyete rağmen üst üste yediğim iki kumrudan başka bir şey kalmadı ....
 Özlem Sarıoğlu
 9 Nisan 2015 Perşembe 14:50
İzmirlilerin gelip İstanbulu bir matah zannedip tanıtım yaptıklarını duyunca okuyunca çok sinirleniyorum. Vazgeçelim bu komplexten İstanbul bir kaos. Uzak duralım bu kaostan. İzmir gibisi yok
 enver olgunsoy
 9 Nisan 2015 Perşembe 11:20
koç müzesinde sergilenen rahmetli priştinanın hediyesi b.belediyemiz armali eski itfaiye aracını görmeden mi döndünüz.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz