MENÜ
İzmir 15°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Görücü usulü demokrasi!
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
30 Aralık 2014 Salı

Görücü usulü demokrasi!

Cumhuriyet Halk Partisi İzmir örgütü, hafta sonu Tekin Bingöl mesaisinin ardından seçim nedeniyle boşalan il ve ilçe başkanlıklarına dönük genel merkez tasarruflarını beklemeye başladı.
Yeni yıla yeni il ve ilçe başkanlarıyla girme umudu korunuyor.
Ancak İzmir’in 7 Ocak’a kalma ihtimali de göz ardı edilmiyor.
Hafta sonu kente gelerek örgütün nabzını tutup, mevcut tablonun fotoğrafını çeken Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl’ün raporunda nasıl bir örgüt portresi çizdiğini bilme şansımız yok.
Ama Bingöl’e İzmirlilerin hangi mesajı verdiğini gayet iyi biliyoruz.
İl başkanlığını belirleme sürecinde genel merkezin önünde 3 yol var.
1-Yönetimi görevden alıp, başkanı ve yeni yönetimi atamak.
2-Yönetimi istifalarla düşürmek.
3-Yönetime bir isim önerip, başkan seçilmesini sağlamak.
Birinci yol seçim sürecinde sıkıntılı…
Tüzüğüm amir hükmü 45 gün içinde ‘olağanüstü kongre’ diyor. Ki CHP genel merkezinin en son istediği şey bu.
İkinci yol kapalı… En azından Tekin Bingöl’e İzmir’de verilen en net mesaj buydu. Yöneticiler, ‘kongreye kadar görevimizin başındayız’ dediler.
Üçüncü yol ise en mantıklı olanı…
Bu da tamamen açık bir yol sayılmaz. Çeşme otobanı gibi 3 gidiş 3 geliş değil. Bazı şeritler kapalı.
Yani yönetim kurulu genel merkezin önereceği her ismi seçmeye hazır değil. Bazı isimlere karşı ekstra alerjik reaksiyonlar gösteriyorlar. Sanıyorum Bingöl’e de bunun mesajını verdiler.
Sordum, soruşturdum.
Ne olabilir, nasıl olabilir?
Sonuçta İzmir’in yerli dinamikleri anında saflaştılar, kutuplaştılar.
Bir grup Utku Gümrükçü’nün arkasına dizildi. Ötekiler Salih Özçiftçi’nin…
Ve böyle yaparak belki de her iki ismin de ‘başkanlık yolunu’ kapattılar.
Bu sadece benim yorumum da değil…
Kılıçdaroğlu’nun İzmir’i MYK dışı bırakma gerekçesi de tam olarak buydu. Kentteki siyasi kutuplaşma, düşmanvari hizipleşme… Peki, bu tavır kimin işine yaradı?
Kutuplaşanlar da kaybetti aslına bakarsanız CHP genel merkezi de…
Kılıçdaroğlu’nun İzmir’i ziyaretinde yanıt veremediği tek soru buydu.
Gönül Soyoğul’un ‘her fırsatta İzmir’i/Ege’yi ne kadar sevdiğinizle söze başlarken İzmir’in MYK’nızda hiçbir temsilcisinin olmamasını, Ege’den de sadece bir ismin A Takımınızda olmasını nasıl açıklıyorsunuz?
Açıklayamadı tabi… Neyi açıklasın, nasıl açıklasın?
Her fırsatta kabak gibi karpuz gibi ikiye bölünen bir kent… Birinin ‘ak’ dediğine ‘kara’ demeye dünden razı başkanlar, vekiller, örgüt yöneticileri…
Karşı gruba adeta ‘düşman’ gibi bakan, karşı partiliden daha net ve sert tepki gösteren bir anlayış…
Hata kimde, nerde peki?
Tabi ki bu kurguyu yani listeyi yapanlar…
Kimse dönüp de örgütü suçlamasın bu konuda.
Çünkü bugün karpuz gibi ayrılıp, kutuplaşanların hiçbirini bu örgüt seçmedi.
Sonuçta CHP kaybediyor. İzmir’in PM’de 5 tane ‘aslanlar gibi’ temsilcisi varken, 25 Aralık’ta İzmir’i harekete geçirme görevi ‘garip bir genelgeyle’ PM Üyesi Tuncay Özkan’a veriliyor.
Hatta genelgeye ‘seçim stratejisi/süreci’ gibi maddeler eklenerek, önümüzdeki süreçte de Özkan’ın İzmir’in siyasi patronu olabileceğinin sinyalleri veriliyor.
Al sana bir patron daha…
Bir ara Gürsel Erol vardı.
Kılıçdaroğlu’nun kara kutusu, kurultayın sarı liste pehlivanı falan derken Erol hem kongre sürecinde hem de yerel seçim sürecinde etkin rol oynadı.
Adnan Keskin, Bihlun Tamaylıgil ekibi de yerel seçimde at oynattı bu kentte.
Gökhan Günaydın da topa girmek istedi, Metin Feyzioğlu da…
Sonra Gürsel Tekin geldi. Patron benim dedi. Dahası ‘İzmir sorumlusu olarak’ atandı.
Şimdi de Tuncay Özkan, cebindeki ‘görevlendirme emriyle’ dolaşıyor. Ne mi oluyor? Kocaoğlu’nun kapalı toplantıda gayet net söylediği gibi,
“Yüzde 50 oy alınan kentte apar topar, tepeden inme programlar yapılıyor. Sonuçta 50-100 kişiyle protesto yürüyüşleri yapılıyor. Akşamdan sabaha programlar yapılıp, Kılıçdaroğlu 70 ekran televizyondan kente seslenmek zorunda kalıyor”
Neden oluyor bütün bunlar?
İzmir’in köpeksiz köy sanılmasından! Köteksiz ve de destursuz gezilmesinden! 
Siz kavgaya devam edin İzmirliler!
Tuncay Özkan da yetmezse bir patron daha atanır nasıl olsa…

Yeniden il başkanlığı mevzuuna dönersek; Görünen o ki, görevden alma olmayacak. İstifa da mümkün görünmediğine göre genel merkez uygun bir isim belirleyecek. Resmi olmayan bir yolla il yönetimine ‘Bunu atayın’ diyecek.
Onlar da ‘makul bir isimse’ seçecekler.
Pardon atayacaklar. Aynen böyle olacak.
Kendi adıma bu uygulamaya ‘görücü usulü demokrasi’ diyorum. Büyükler uygun bulacak, küçükler belki en fazla bir çay içecek... Sonra işlem tamam olacak.
Olması gereken mi?
O konuda daha çok fırın ekmek yememiz lazım. Çok!

Buca kongresinin ‘çok adaylı’ olduğu için iptalinin ardından AK Parti’ye salvo yapan CHP’li dostlara şu kadarını söylemek istiyorum.
Onlarınki ‘ileri’ demokrasi!
Sizinki ‘görücü usulü’ demokrasi!
Vatana millete hayırlı olsun.
Oysaki CHP, AK Parti ve MHP gibi Eylül’den itibaren kongre takvimini başlatmış olsaydı, şimdilerde kara kara düşünmek zorunda kalmazdı.
Peki, kimin/kimlerin şansı var bu tabloda?
Kentteki çatışma iklimini yumuşatacak, ekipler üstü bir isim olabilir.
Adı geçenlere bu perspektiften bakmak yeterli…
Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Boş laf kıyak kafa
 5 Ocak 2015 Pazartesi 18:07
Çarşaf listeden seçilenleri görevden al yerine atama yap. Delege olmadan yönetimlere seçilenleri eleştir. Güzel....
 Kazım EĞİN
 5 Ocak 2015 Pazartesi 15:30
CHP'de bugün Salih beyi aday olarak öne çıkaran bir kısım politikacının daha once Izmir siyasetine soktukları kisilerden kimileri AKP'de kimileri ise parti icerisinde uretmeden etkili olmanın yollarını arıyorlar. CHP artık calısan ve politika ureten ınsanları degerlendirmelidir ve parti icinde iktidar degil gercekten iktidara gelmenin yollarını aramalıdır.
 sinansinano
 5 Ocak 2015 Pazartesi 14:33
Çoğu yazınızda önce fotoğrafı çekip sonra olması gerekeni sağ duyulu bir şekilde ortaya koyuyordunuz.Bu yazınızda ise ince ayara girmemiş ve adeta birilerine "keyf başışlamışsınız!" Mutlaka farkındasınız; CHP İzmir'de hızla kan kaybediyor,mevcut yönetim derhal ve acilen tamamen sonlandırılmalıdır.Belediye başkanları ve ilçe başkanları üzerinde sözünü geçirebilecek,biraz deli,dengeleri gözetmeyen,*-biraz bencil olabilir-kartları yeniden karabilecek ve abi olabilecek bir partiliye acilen ihtiyaç var.Yoksa genel seçim sonucu fa-ci-a-dır !
 PARTİLİ
 2 Ocak 2015 Cuma 13:44
Salih ÖZÇİFTÇİ'nin hangi parti yönetim deneyimi var.?İZMİR'de kaç ilçe olduğunu biliyormu.?Partiye gireli 1 yıl olmadan adamı il başkan adayı gösterenlere ön seçimde gerekli cezayı örgüt olarak vereceğiz.
 Murat ORAL
 1 Ocak 2015 Perşembe 21:40
İzmir'den sorumlu olmak için illaki İZMİRLİ olmamak mı lazım? Niye İZMİRLİ biri olmasın .İşte Birgül Ayman GÜLER.Adı geçenlerin hepsinden daha donanımlı.İzmir Halkı gibi gerçek 6 OK Felsefesine yürekten bağlı.Üstelik İZMİRLİNİN gerçek tercihi.
 ercüment şah,n
 31 Aralık 2014 Çarşamba 19:39
İZMİRDE KOLTUK VE RANT DÜŞKÜNLERİ EN SONUNDA CHP SİNİ BİTİRDİLER.ARTIK KINA YAKABİLİRLER.
 Fikret
 31 Aralık 2014 Çarşamba 15:43
Bilgi ve birikim sahibi olan Cevat Durak partiyi bütünleştirir
 boş işler
 31 Aralık 2014 Çarşamba 14:51
Kısa ve net: Tüzük yanlış. Seçime son altı ay kala her yönetim (eski tüzükte gibi)myk tarafından görevden alınabilmeli.. Yenisi atanabilmeli..Bir de bunlarla mı uğraşılacak? yok istifa etmezlermiş yok bilmem neymiş. AKP çatır çatır görevden alıyor seçim yapıyor ve bunlarla ilgilenmeyip Türkiye ile ilgileniyor..Bizler mahallesinde delege olmayanı il sekreteri; il delegesi olamayanı örgütten sorumlu/ vekaleten başkan yapıyoruz. İl başkanı istifa ediyor, yöneticlerin yarısı gidiyor hala aynı yönetim devam etmeliymiş tüzük diyormuş. Boş ve gereksiz işler...Ülke eilden gidiyor beyler ülke...
 nezih eliaçık
 31 Aralık 2014 Çarşamba 11:30
her kademede YÖNETİM KURULURKEN bşk ayrıldığında BU GÖREVİ SÜRDÜREBİLECEK 2veya 3 yön kur. üyesi bulunmalıdır.bşk aday olurken bunu sağlamalıdır. tüzük ve yönetmelik en önemli yasamızdır.seçilmişler istifaya ...
 Sevim Gürçelik
 30 Aralık 2014 Salı 20:47
Cevat Başkana yakışır bu görev mvekili Ada'yı olmayacak partiden alacağını almış partiye bundan sonra bir Şeyler verecek kendi çıkarı için çeteleşme hizip yapmayacak aday gösterilmediğinde Yapıcı Açıklamalar yapıp sessizce geriye Çekilen beyefendi bir adama yakışır.Yaptığı projeler 50yıl kyakaya yeteceği halde konaktan partinin Gönderdiği Adayın elini kaldırmış laf etmeden bırakmıştır.Kamil Sındırda iyi bir bld başkanı fakat Çok eski bir partili değildir.cevat bey hem örgütten hem hizmetten geliyor.İkiside iyi isim.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz