MENÜ
İzmir 12°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
İşin içinde iş var!
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
8 Haziran 2017 Perşembe

İşin içinde iş var!

Güzel ülkemin her daim ışık hızıyla değişen gündemi için illa ki ufukta bir seçimin olması gerekmiyor. Tam her şey yolunda derken milli takım kaptanı, Barcelona’da top koşturan ‘medarı iftiharımız’ uçakta babası yaşında bir gazeteciye sin-kaflı küfürler ederek boğazını sıkar.
Al sana bal gibi gündem…
Yetmedi mi?
Ziyadesiyle siyasallaşmış eski bir topçu, daha önce girmesi gereken onca topu taca atmışken, bu memleketin kuruluş hamuruna su taşıyan şehitlerimizin hatırlatıldığı İzmir Marşı’nı siyasi bulur.
Al sana ikinci gündem…
Kaymaklı ekmek kadayıfı…
Ama yetmez!
Bunlar iç mesele… Bizi kesmez!
Bize dış kökenli bir kriz de lazım…
Ve Katar patlar.
Basra Körfezi’nin oralarda bir ülke olarak tahmin ettiğimiz ve bir süredir fazlasıyla hayatımızda olan Katar, ABD destekli bir operasyonla öteki Arap ülkeleri tarafından çok sert eleştirilere maruz kalarak diplomatik izolasyona maruz kalır.
Kriz ‘son dakika’ etiketiyle servis edilir edilmez senaryolar patlar…
“Cumhurbaşkanımız ve etrafının pek sevdiği Katar’a yapılan bize yapılmıştır. Burada bir üst akıl harekete geçmiştir. Bir oyun vardır henüz çözülemeyen… Aslında hedef Türkiye’dir. Katar Türkiye’nin yumuşak karnıdır. Katar Türkiye’nin sıcak para ihtiyacını karşılayan, güzel ülkemizi muhannete muhtaç etmeyen kadim bir dosttur. O nedenle teröre destek vermekle itham edilmesi kabul edilemez vs…
Bu ve daha fazlası konuşuluyor şu anda.
Ne kadarına katılıyorum?
Büyük bölümüne…
Katar Türkiye’de büyük ölçüde yatırım yapan, yapmaya devam eden bir ülke…
Erdoğan’la ilişkilerinin hangi boyutta olduğu önemli değil. İddia edildiği gibi Erdoğan, Katar Emiri’nin ticari ortağı bile olabilir. Bu onların Türkiye’ye yatırım yaptığı, Türk ekonomisi için önemli oldukları gerçeğini değiştirmez. Ve Trump’un gelişiyle birlikte Ortadoğu’da kartların yeniden karılmaya başlandığı da sır değil.
Irak’ın işgalini hatırlayalım.
ABD ve tüm dünya kamuoyu Irak’ı ve Saddam’ı kitle imha silahları imal etmeye devam etmekle itham etmemiş miydi? Aynı ABD bu gerekçeyle işgal ettiği Irak’ta 2 milyona yakın insanı öldürmedi mi? Ve halen Irak’taki istikrarsızlığın; savaşın, ölümlerin hatta IŞİD denilen yaratıkların bile sorumlusu ABD işgali değil midir?
Demokrasi ve özgürlük vaadiyle geldikleri Ortadoğu’da kan ve gözyaşından başka ne verdi ABD?
Dün kitle imha silahı yapmak suçlamasıyla yok edilen Irak’ın başına gelenlerin bugün Katar’ın başına gelmeyeceğini kim garanti edebiliyor?
Diğer taraftan…
Trump’un 21 Nisan’daki Arabistan ziyaretinde sattığı silahların dolar karşılığı ne kadardı?
110 milyar dolar? TL karşılığı 400 katrilyon!
Silah anlaşmasında sırada Mısır’ın olduğunu biliyoruz. Birleşik Arap Emirlikleri, Ürdün diye devam edecek liste.
Peki, bu silahlar kullanılmayacaksa ne işe yarar?
Emperyalist bir zihniyetin bakış açısıyla soruyorum bu soruyu…
Silahı satan o silahın kullanılacağı ortamı da yaratıyor işte. Aksi halde Arabistan’ın uzun bir süre silaha ihtiyacı olmaz. Haliyle bu durum silah endüstrisinin işine gelmez. Bir nevi arz-talep yönetimi!
Peki, Katar iddia edildiği gibi terörist grupları destekliyor mu?
Bu sorunun yanıtını verecek durumda değilim. Devletler zaman zaman ‘düşmanımın düşmanı dostum…’ politikasıyla kirli işlere bulaşır. Ama ABD’nin bu sorunun yanıtıyla ilgilendiğini hiç sanmıyorum. ABD ve Trump için kimin hangi örgütü desteklediği, kaç kişinin öldüğü/öldürüldüğü hiçbir zaman önemli olmamıştır. Ölenler kendi vatandaşı olmadıkça…
Onlar için önemli olan ABD’nin çıkarlarıdır. Ne kadar silah satacak kaç varil petrole, kaç metreküp doğal gaza hükmedecek vs…
O nedenle Erdoğan’a katılıyorum. Katar işinin içinde kesinlikle bir iş var. Ve ucu bize dokunacak.

Diğer taraftan Trump gibi denge yoksunu bir başkan için en korkulan senaryo üçüncü dünya savaşına sebebiyet vermesiydi. Bir tarafta Trump öte yanda Putin… Hatta ne yapacağı önden kestirilemediği için bu listeye Erdoğan’ı ekleyenler de oldu.
Bir dünya savaşı nasıl çıkar? Ya da nerede çıkar?
Ortadoğu, olası bir 3. Dünya savaşı için en akla ilk gelen bölge. Bitmeyen ve de perde gerisinde binlerce yıldır süren dinler savaşına, bölgeyi yönetmeyi kolaylaştırmak için mezhep savaşları da eklenince Ortadoğu siyasi açıdan tam bir bataklığa dönüştü. Yeni değil 100 yıldan fazladır bu bölge siyasi bir bataklık… Osmanlı, bu bataklıkta üretilen haşerelerle yok edildi.
Ve soğuk savaştan bu yana Ortadoğu bataklığı dünyanın kutup başlarının çatışma/çekişme alanı… Sürekli güncellenen emperyalist senaryolar bu bölgede istikrarsızlık ve kaos pompalıyorlar.
Uyanık olmak lazımdır. Dış politikayı iç siyasetteki kutuplaşma gözlüklerini çıkararak okumak lazımdır. Mesele, ‘Erdoğan’ın dostu Katar’ın’ köşeye sıkıştırılmasından ibaret değildir bana göre. İşin içinde iş vardır. Hiçbir şey yoksa Trump vardır.
*
Topçu Arda ve eski topçu Rıdvan meselesine gelince… Arda son golü kendi kalesine atmıştır. Onun için söylenecek bir şey kalmadı.
İzmir Marşı’nı ‘siyasi’ bulan Rıdvan ise siyasinin önde gidenidir. Son dönemde siyasal kampanyalara ilham vermiş, belirli bir kesim tarafından sıkça kullanılmış olsa da İzmir Marşı, kurtuluş savaşında İzmir’e kadar kovalanmamış olan herkesin marşıdır. Bildiğimiz kadarıyla Rıdvan’ın da Marşı’dır. Hatta referandum sürecinde Başbakan Binali Yıldırım da ‘Yaşa Mustafa Kemal Paşa’ dizelerinin üstüne basa basa’ söylemiştir bu marşı. Çünkü İzmir Marşı Binali Yıldırım’ın da marşıdır.
*
Ve Zeytin…
Kutsal kitapların yazdığı, ölümsüzlük ağacı Zeytin!
Son günlerde aldığımız en sıcak, en sevindirici haber 15 yılda defalarca gündeme getirilen ancak kamuoyu baskısıyla geriye çekilen zeytinliklerin ölüm fermanı olarak tanımlanan o kanunun komisyona çekilmesi oldu.
Sanıyorum yüzde 51-49 dengesi ilk meyvesini verdi.
Görüldüğü üzere güçlü muhalefet her zaman hayat kurtarır.

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Ak Partili Tanıdığım
 10 Haziran 2017 Cumartesi 16:00
Adalet damatlara, Kalkınma gemi ve deniz nakliyatı ile uğraşan çocuklarımıza (şirketler ülke dışında, gemilerin bandırası yabancı ülke bayraklı) Ekonominin hali ortada, 2019 a az kaldı bugün 16 nisan olsa aynı fikirde oy kullanmazdım Allah CC yaratttığı her canlının ve üretilen her ürünün son kullanma tarihi var diyor
 Aziz Polat
 9 Haziran 2017 Cuma 22:15
Kalemine ve beynine sağlık.ayrica teslim olmadığın için yüreğine sağlık.mehmet karabel.deniz aslı gibi teslim olmayıp direnmeyi seçen dostlar var olduğu sürece İzmir İzmir ligini heraman dosta düşmana gösterecek.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz