Değerli meslektaş ve arkadaşımız İclal Aydın şöyle yazmış girişe: 2017 yılında kafamda farklı ilgi alanları ve dünya görüşleri olan kadınların kitaplarından oluşan bir kitap-kulüp treni yola çıkarmak fikri oluşmuştu. Bunu yayıncımla paylaştığımda fikrime sıcak bakmış, kimleri düşündüğümü sormuştu. O gün verdiğim listenin içinde sosyal medya dünyasında @fitmuhendisce olarak tanınan ve çok takip edilen sevgili Canan Hastürk’ün ismi de vardı. Bu kitap için sözleştiğimiz ilk isimlerden biri olmasına rağmen kitabın çıkışı bugünleri buldu.
Sadece ülkemizi değil, dünyamızı da etkisi altına alan bu “yeni normal” dönemde çoğumuz planlarımızı, hayallerimizi değiştirmek zorunda kaldık, kalıyoruz. Fakat yaşadığımız onca zorluğa rağmen çıktığımız yoldan henüz ayrılmadık. Bunda sevgili yazarlarımızın sabrı ve anlayışı çok büyük bir rol oynadı. Sevgili Canan Hanım’ın da bu kitabın hazırlık aşamasında yaşadığı kimi aksilikler, üzüntüler ve rahatsızlıklara rağmen bir gün olsun olumsuz düşünmeyişine siz okurlarımızın huzurunda ayrıca teşekkür etmeliyim.
İclal Aydın Kitap Kulübü bugüne dek deneme, kişisel gelişim, eğitim kitaplarının yanı sıra, otobiyografik, psikolojik ve tarihi romanlar sunmuştu okuyucusuna.
En baştaki planımıza göre sıralamamız “yaşam-yemek-ev” kategorileri ile devam ediyordu.
Nihayet o kategorideki ilk kitabımızı sunabiliyoruz. Benim gibi lezzet düşkünüyseniz, yemek yapmayı ve yemeyi yaşamın en büyük şölenlerinden sayıyorsanız yıllar içinde bu lezzet tutkusunun nelere mal olduğunu bilirsiniz. Siz değilseniz bile yakınınızda birileri bu bedeli ödemektedir. Şeker hastalığı, tansiyon problemleri, tiroit, alerji ve benzerleriyle dolu bir listeden oluşur bu bedel.
Sevgili Canan Hastürk, namı diğer @fitmuhendisce, moral düzelten, umut veren biri. Neden? Çünkü sağlıklı beslenmenin maliyeti hem maddi hem manevi olarak çok yüksek. İnsanı caydıran en önemli etken işte bu maliyet oluyor.
Üstelik glütensiz gıdalar bulmak, rafine şeker kullanmadan yaşayabilmek mümkün mü? Bir ömür boyu ama? Bıraktıklarımızın yerine uygun bütçeyle me koyabileceğimizi bilmek bu yüzden önemli. Bir ömür boyu bu disiplinle beslenmek için. Üstelik lezzetten, damak tadından hiç taviz vermeden. Şöleni kesmeden, morali bozmadan, bütçeyi sarsmadan.
İşte Canan Hastürk bu kitapta size bu bilgileri ve tecrübesini hayranlık uyandıran bir yaratıcılıkla sunuyor. Mutfağınızın ve sağlıklı beslenmedeki çabanızın eskimeyen dostu olmaya aday. Tabaklarınızın yanında bir yer bu kitabımıza açın derim. (Canan Hastürk- Fitmühendisce Tarifler- Artemis Yayınları)
***
Yunus Emre taşınmazlarının tamamını kirişçilik yaparken yaptırdığı Kirişçi Baba Tekkesi'ne bağışlarken şart koşmuş (Din ayırt etmeden); "Ayende ve revendeye it'amı taam oluna." Yani gelene ve gidene yemek verile.
Bilmiyordum bunu… Rıza Duru tarafından kaleme alınan “Gelenekten Aşeneye Karaman Mutfağı kitabından öğrendim.
Karaman’ın tanıtımı noktasında önemli katkıları olan, Merhum Talat Duru’nun oğlu Rıza Duru tarafından hazırlanan ve Karaman Belediyesi tarafından ‘Belediye Kültür Yayınları’ olarak basılan ‘Gelenekten Aşeneye Karaman Mutfağı’ isimli kitap elime bir ay kadar önce ulaştı ama ancak inceleyebildim.
Karaman’ın zengin yemek kültürünü yansıtması açısından önemli. 400 Sayfa olan kitapta, Geçmişte Karaman Lezzet Haritası, Kışa Hazırlık, Buyurun sofraya, Çarşı Mutfağı, Göçmen Mutfağı Yemek Tarifleri bölümlerinden oluşuyor.
***
Pandemi de daha mı çok kitap okuyoruz nedir. Peş peşe yeni kitaplarla buluşuyoruz.
Değerli arkadaşım Cemre Torun da sıkı bir işe imza attı, COVID-19 krizi sebebiyle zor günler yaşayan yeme-içme sektörüne, ‘Restoranlar Evde’ adlı dergi-kitabıyla destek verdi. İstanbul’un 100’ün üzerinde restoranından tarifleri ve şehrin lezzetini hatırlatan onlarca yazıyı bir araya getiren dergi-kitaptan elde edilen tüm gelir, restoran çalışanları yararına kullanılıyor.
Gastronomi yazarı Cemre Torun’un, İstanbul’un 100’ün üzerinde özel tarifi ve şehrin lezzet hikâyelerini bir araya getirdiği ‘Restoranlar Evde’, çok sayıda kurum ve kişinin katkısıyla yeme-içme sektörüne destek olmayı amaçlıyor.
Doğan Burda Dergi Grubu ve İstanbul Life dergisi iş birliğiyle yayımlanan dergi-kitaptan elde edilen gelirin tamamı, baskı ve gönderim maliyeti dışında, restoran çalışanları için kullanılıyor.
***
Ve bugünün son kitabı… Caner Dikici ve Barış Acar’dan… Şöyle anlatmışlar kitaplarının hikayesini…
Biri ödüllü şef, biri gıda şirketinde CEO olan bu iki yemek tutkununun yolları 2012 yılında Ata Holding’in mutfağında kesişti. Gel zaman git zaman CEO’nun mutfak ziyaretleri sıklaştı, lezzet hikayelerini paylaştıkları yemek sohbetleri uzamaya başladı.
Konuşmayı en sevdikleri şey, ikisini de çok heyecanlandıran moleküler mutfak oldu. Kafa kafaya verildi, yeni denemeler yapıldı ve birlikte deniz ürünü konseptli ilk menü hazırlandı.
İşte o ilk menü: Soğuk Başlangıçlar: Palamut tartar, avokado eşliğinde, Sardalye dolma, parmesan ve siyah zeytinle, Somon füme dolma. Ara sıcak: Tuz yatağında pişmiş Jumbo karides… Ana Yemek: Patatese gömülü levrek fırın. Tatlı: Çikolatalı makarna ve yeşil çay sorbe
Bu ilk menüyü tadanlar da doğal olarak şirketin patronları ve genel müdürler oldu. Yemekler beğenildikçe yeni tarifler ortaya çıktı. Baktılar böyle olmayacak, tarifleri not almaya başladılar. Notlar defterlere sığmayınca da başladılar yayınevlerinin kapısını çalmaya.
İşte bu kitabın hikayesi de bu… Ortak tutkular unutulmayacak hikayeler yaratır. (Alfa -Yemek
Sayfa başına git