MENÜ
İzmir 11°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Alaçatı’yı göresim hiç yok
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
12 Temmuz 2019 Cuma

Alaçatı’yı göresim hiç yok

Dünyada tanınan nadir Türkiye yurttaşlarından biri olan Fazıl Say, Temmuz başında sosyal medya hesapları üzerinden adeta bir manifesto niteliğinde bir açıklama yaptı… Ben de gruplarımla paylaştım bu açıklamayı…

Önce bir onu okuyalım:

Gittiğimiz mekanlarda genelde müziği ya kıstırıyoruz ya da kapatılmasını rica ediyoruz. Buna mekandaki herkes de mutlu oluyor. Müzik her yerde sonuna kadar açılıyor.

Sevdiğin - sevmediğin müzik, ne müziği olduğu hiç mühim değil, konu şu; insanlar müziği dinlemek istedikleri zaman dinlemeli, istemediği zaman, müzik zedeleyen bir gürültüdür.

Çok usul arka planda esintisi gelse yeterlidir. O da iyi müzik olmalı…

Kimsenin hakkı yok buna, insanlar sormuyor böyle bir şey, restoranda, cafede, plajda her yerde... bu sanki kuralmış gibi sonuna kadar müziği açmak, bütün mahalleye duyurmak…

Hayır yok öyle bir şey. Yok…

Kısın müziklerinizi, gündüz de, akşam da. Kimsenin hakkı yok 470 metre uzaktaki adamın duyacağı desibelde müzik çalmaya.Müziği kıstırdığımız her yerde insanlar bize “Allah razı olsun” diyor, çünkü sohbet bile edemiyor kimse.

Kahve içmeye gelmişiz, bağırarak konuşmak zorunda kalıyoruz, duymuyoruz söyleneni, yok öyle bir şey. Buna her tür müzik dahil, dün bir yerde klasik müzik bile kapattırdım, iyi müzikti ama işte, biz dikkatimizi ona vermeye gelmemişiz ki kardeşim, biz muhabbete gelmişiz, iyi müzik dinlemek istediğimizde, kapanırız köşemize dinleriz, iyi müzik dikkat gerektirir, emek ve ruh gerektirir… Devrim yapalım..

Kıstıralım sesi…

Ses kirliliğine karşı isyan. Tek yol devrim...

Ha bir de; bu işletmeler, acaba veriyorlar mı telifleri?...

***

Başta Alaçatı ve Bodrum’a “Bu sezon iki ayda ne çarparsak çarpalım” mantığı ile gelmiş, New York’tan pahalı kiraları ödemek için imza atmış, (büyük ihtimalle de ödemeyip kaçacaklar) hemen Fazıl Say’a tepkilerini koydular.

Bir hafta önce Öncel Öziçer arkadaşım ne güzel yazmıştı :

Çeşme'de her yıl olduğu gibi bu yıl da, önümüzdeki sezonu görmeyecek bir çok işletme açıldı. Kapkaçcı diyoruz biz onlara. Bir sezonda voleyi vurup kaçıp gitmeyi düşünüyorlar. Bu yüzden ne geldikleri yerin insanına ne de doğasına en ufak bir saygıları yok. Çekirge sürüleri...

Ve tabii hiçbirinin sahibi İzmirli değil. İstanbul'un görgüsüz, insan ayıran, gülünç, sözde eğlence anlayışını buraya taşıyan isimleri.

***

Ama Alaçatı artık eskisi gibi değil. Ciddi bir sivil inisiyatif var… Onlar da Fazıl Say’ın yanında yerlerini aldılar ve tepki gösteriyorlar. Alaçatı Turizm Derneği Başkanı Korkut Denizeri “Alaçatı'dan kaçışlar başladı” diye bir açıklama yapmış.   Denizeri, tatilcilerin "gürültü" nedeniyle rezervasyonlarını erken sonlandırıp konakladıkları otellerden ayrılmaya başladığını belirterek, “Birbiri ardına açılan gece klüpleri, hem açık havada sabaha kadar yaptıkları müzikle Alaçatı’nın kimyasını değiştirdi. Köyiçi yaşanmaz bir hale geliyor. Acil müdahale şart" diyor…

Dört gündür Çeşme’deyim ve henüz Alaçatı’ya adımımı atmadım. O kadar kötü hikaye dinliyorum ki, canım gitrmek istemiyor. Vaz geçtim kazıklanmaktan falan, sokaklardaki mafya bozuntularına bulaşırım diye korkuyorum.

14 yıl önce Nezih Öztüre ile birlikte yayımladığımız Alaçatı kitabının sonunda “Nasıl bir Alaçatı?” sorusuna karşılık aramıştık. O günden bu yana Alaçatı hiç de o cevapları bulamadı.

***

Öncel’in dediği gibi üç buçuk aylığına kapkaççıların eline geçiyor Alaçatı. Geçmişteki yerel yöneticiler seyrediyorlardı olup biteni, bakalım yeni Çeşme Belediye Başkanı ne yapacak. Pek bişey yapacağını sanmıyorum. İki ayın geçmesini bekleyecek büyük olasılıkla..

Alaçatı’da Eylül ortası okular açıldığında her şey normale döner, biz de gider bir duble rakımızı içeriz.

Şimdi Alaçatı’yı göresim yok…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar
 Kubilay Avşer
 14 Temmuz 2019 Pazar 07:52
Sadece Alaçatı mı? Foça da öyle. Her yerden insan fışkırıyor; her yer Kemeraltı sanki.. sevgisizlik, saygısızlık, gösteriş ve pespayelik diz boyu! Bütünsel perspektif kaybolunca maalesef böyle oluyor. Çözüm mü? Tabiiki eğitim: nasıl mı? Çözümü kendi içinde saklı önemli bir soru ama kendisini bulabilirsek.. yani tut keli perçeminden bir durum. Saygı ve sevgilerimle
 Esin Kurt
 12 Temmuz 2019 Cuma 19:17
Yemek yeme de bir huzur içinde olmalı.Yanından insan seli alar
 Komik
 12 Temmuz 2019 Cuma 13:16
Allah başka dert vermesin.
Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz