Yaz kızım;
Gereği düşünüldü…
Türk Milletinin, dini, milli ve insani değerlerinin 1. fıkrasının a, b, c, d, e, f ve g bendinde yer alan hüküm maddeleri gereğince;
Fakiri, fukarayı; garibi, gurabayı; düşkünü, müşkülü, görmezden geleni, eline geçirdiği imkânlarla acımasızca zulüm yapanı;
Anasına, babasına; kaynanasına, kayınbabasına; çoluğuna çocuğuna; ağabeyine, ablasına, dayısına teyzesine; amcasına, halasına; yengesine yeğenine; bacanağına eniştesine; kayınçosuna, baldızına sevgi ve saygı göstermeyeni; Dersine çalışmayan öğrenciye, talebesinin notunu düşüren öğretmene;
Trafik kurallarına uymayan şoföre; yolları kendisinin sanan taksiciye, minibüsçüye, otobüsçüye;
Devletin gücünü kendi gücü zannedip haksızlık yapan memura, kolluğa, amire, müdüre;
Hizmet edeceğim diyerek oy isteyip, seçilince zillete düşürene;
Komşu hakkını gözetmeyene; yakın-uzak akrabasına ilgi göstermeyene;
Bile bile yanlış karara düdük çalan hakeme, saç baş yolduran futbolcuya, holiganlık yapan taraftara;
İşçisinin hakkını vermeyen patrona, işinin hakkını vermeyen işçiye;
Devletin, milletin ve vatanın hakkını gözetmeyene;
Dünyanın neresinde yaşarsa yaşasın, din ve kavim kardeşine sahip çıkmayana;
Zalimin zulmüne, mazlumun yanında olmayıp zalime destek verene;
Bölücüye, teröriste; hırsıza, arsıza; doğruluğun muhalifine ve muarızına;
Halkı unutup kendini düşünen yöneticiye;
Yola çıktıklarını, yolda bulduklarıyla değiştiren yolbaşcıya;
Kocasından önce kalkmayan kadına, kadına saygı göstermeyen adama;
Aşığa değer vermeyen maşuğa;
Dert dinlemeden reçete yazan doktora;
Adres bilmeyen, tüpçüye, sucuya, çiçekçiye;
Bir liralık vermeyen dondurmacıya, ince kesen dönerciye, çorbanın yanında suyu parayla satan lokantacıya;
Veresiye defteri olmayan bakkala, bakkalını unutup AVM’ye giden müşteriye;
A2 ehliyeti olmayan motosiklet sürücüsüne;
Mani bilmeyen ramazan davulcusuna, makam bilmeyen şarkıcıya, saz çalamayan türkücüye, ses perdesi bozuk olan soliste;
Ölçüsü, tartısı, dengesi bozuk olana;
Sosyal Medyada olmayana, olup da çivisini çıkarana;
İşinin başında, evinin içinde, kayığının arkasında durmayana;
Mevlana’yı, Yunus’u, Hacı Bektaş’ı bilmeyen Felsefeciye;
Parayı cüzdanına ve cebine değil de gönlüne koyan zengine;
Kusur işleyince özür, günah işleyince tövbe etmeyene;
Veli, Evliya; Âlim Ulema; duası almamış bahtsıza…
Her işten anlayıp, hiçbir işten anlamayana; her konuda konuşan gevezeye,
Daha kime ne diyeyim, ne hüküm vereyim bilemedim ki…
Neyse,
Yaz kızım;
En iyisi hepimizin içinde bulunduğu bu durumun;
İleride telafisi güç zararlar doğuracağı uyarısıyla, hepimizin sevgi, saygı, hoşgörü cezasına çarptırılmasına ve Allaha havale edilmemize oy birliğiyle karar verilmiştir. Cezanın ertelenmesine gerek görülmeden derhal infazı uygundur…
Herkese hayırlı bayramlar.