MENÜ
İzmir 10°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
İstifa üzerine…
Metin ÖNEY
YAZARLAR
25 Aralık 2013 Çarşamba

İstifa üzerine…

Nihayet beklenen oldu ve iki bakan (şimdilik iki Bakan)) istifa ettiklerini açıkladılar.
İçişleri Bakanı ve Ekonomi Bakanı.
Oysa bu istifa çoktan yapılmalıydı.17 Aralık günü ve hemen.
Artık “Basra çoktan harap oldu.”.
İstifa üzerine birkaç söz söylemek istiyorum.. Öncelikle herkesçe biliniyor ki istifa tek taraflı irade beyanıdır ve asla kabule tabi değildir. Bir başkasının kabul etmesine veya keyfine göre istifa gerçekleşmez. Ediyorum dediğiniz an hüküm ifade eder.
Demokratik rejimin en ön önemli ve hatta birinci kurumudur. Batı demokrasilerin de  en çok baş vurulan kurumdur. Biz de de en az ve hatta hiç baş vurulmayan kurumdur. Ne yazık ki…
 
Şimdi iş işten geçti ama yıllar önceden bazı istifalar gerçekleşseydi bakın durum şimdiki gibi olurmuy du ?
Merhum Ecevit çok rahatsızlandığın da istifa etseydi ve DSP nin başına bir başkası gelseydi durum böyle olurmuy du? Mesela o hükümet ve daha sonrası nasıl olur du?
Mesut Yılmaz 1999 seçimleri sonrası istifa etseydi hem kendisi, hem partisi ve hem de  Memleket için çok daha hayırlı olmazmıydı? Büyük Orta Sağ şimdiki perişan halleri yaşarmıy dı?
Tansu Çiller aynen 1999 seçimleri sonrası istifa etseydi hem kendisi, hem partisi ve hem de memleket için çok çok daha hayırlı olmazmıydı?Aynı şekil de Büyük Orta Sağ şimdiki perişanlıkları yaşarmıy ıd?
Bu örneklere hiç şüphesiz çok sayıda Bakanı ekleyebiliriz.
İstifalar zamanın da gerçekleşseydi belirttiğim gibi hem kendileri ve zaman zaman partileri ve bilhassa  Ülkemiz ve Demokratik rejim içini çok çok hayırlı sonuçlar elde edilebilirdi. Ama ne yazık ki kör hırs, inat, demokratik kültürden mahrumiyet gibi pek çok sebep istifaları ya geciktiriyor veya hiç gerçekleşmiyor ve bu sebeple demokratik kültür yerleşmiyor ülke de badireden badireye sürükleniyor.
 
İki Bakan istifa etmiş.
Artık neye yarar. Bunca laf, bunca söylenti ve bilhassa soruşturmaya doğrudan etkili olabilecek bunca işlem ve eylemden sonra istifanın ne işe yarayacağını doğrusu anlamak çok zor.
Aslın da yolsuzluk gibi çok vahim olaylar karşısın da ilgili Bakanların değil doğrudan hükümetin istifası gerekir. Japonya da böyle olaylar da ilgililer harakiri yapıyorlar. Batı da ise bunun onda biri büyüklüğünde bir olay meydana gelse değil Bakanların istifası hükümet toptan istifa ediyor ve genellikle bu istifa siyasetten çekilme şeklin de gerçekleşiyor.
Siyaset çoğu kere “şuuyu vukuundan beter” atasözü üzerinden yürüyor. Yani olayın söylentileri meydana gelmesinden daha beter demektir. Bunun için en etkili kurum istifadır. Aksi halde siyasetçi ölünceye kadar ve öldükten sonra dahi hep o “söylenti” ile anılır.
Kaldı ki şu an yaşadığımız “büyük yolsuzluk” iddiaları çok yönlü ve çok boyutlu bir olaydır. Öylesine kapatılması mümkün değildir. Sadece birkaç Bakanı değil bütünüyle Hükümeti götürecek boyuttadır. Hukuken olur mu bilmiyorum ama 30 mart seçimleri bunun sonuçlarını gösterecektir.
Tekrar başa dönüyorum :
İstifa. Evet demokratik rejimin en önemli hatta birinci kurumu.

Türkiye bu kurumla bir gün tanışırsa işte o zaman gerçek demokrasiye kavuşmuş demektir.

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz