MENÜ
İzmir 12°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
İnsanlık durumu elan din savaşlarına cevaz veriyor
Tayfun MARO
YAZARLAR
7 Aralık 2017 Perşembe

İnsanlık durumu elan din savaşlarına cevaz veriyor

İnsanlık durumu, insanın evrimi ve gelişmesine bağlı olarak daha iyiye gitmiyor. Aksine, insanlık, kurduğu uygarlık altında eziliyor.

Bu nasıl bir uygarlıktır, nasıl gelişmektir, nasıl ilerlemedir ki yeni binyılın şafağında, yeni şeyler söylenmesini beklerken, din savaşlarının fitili ateşleniyor.

Bu bir paradokstur. Din savaşlarının başlangıçta taşıdığı misyon ile sonradan kurumlaşan dinin geçirdiği değişim,  din savaşlarının yorumunda tam bir çifte standart yaratıyor.

Bu savaşlardan beslenen efendiler, “biz bu kavganın cemaziyelevvelini biliriz” diyenlere, din savaşlarının başlangıçtaki misyonunu işaret ediyorlar. Dinler ortaya çıkarken yapılan savaşlar ile günümüz din savaşlarının birbirine benzemediğini söyleyenlere de, din bu değil, diyorlar.

Yoksulların, ezilenlerin, toplumdan dışlanmışların, en alttakilerin başkaldırısı, iktidardakilerin hegemonik ilişkilerinin kemikleşmesi sonucu, her devirde, mazlumların yenilgisiyle son bulmuştur.

Eğer bugün, bu din grupları, emperyalist olmakla suçladıkları ülkelerin verdiği silahlarla birbirini öldürüyorsa, bu tutarsızlığı nasıl açıklamalı?

Din grupları, inancın ötesinde, dinin aynı zamanda bir ideoloji olarak yaptırdıklarını, her sıkıştıklarında, Tanrı kitabına bağlıyorlar veya din bu değil, diyorlar.

Ne ki ister dinler çatışsın ister dindarlar, sonuç değişmiyor; birbirlerini öldürüyorlar. Hâlbuki bütün dinlerin ilk emridir; Öldürmeyeceksin! Daha ilk adımda, din adına dinden çıkıyorlar…

İnsanlık, en başından beri, inançları uğrunda öldürmekten ve ölmekten hiç vazgeçmedi. Birileri ölmeyi emrediyor, emri alanlar da ölüyor. Ortadoğu’da binlerce din grubu bu dolaşımın içinde…

Hal böyle iken, 70 yıl önce İsrail’i tanıyan ABD’nin Clinton döneminde alınan fakat sürekli ertelenen Kudüs’ü başkent olarak tanıma kararı, Trump tarafından onayladı. Büyükelçilik, Kudüs’e taşınıyor.

Bu karara dair herkes her şeyi söyleyecek… Muhtemelen çok da kan dökülecek… “Öldürmeyeceksin!” diye emreden dinler adına…

Fakat asıl üstünde durulması gereken acı gerçek şudur; Aradan geçen binlerce yıla rağmen, insanlık, din adına öldürmeye devam ediyorsa, dinin buyruklarından hiçbir şey anlamamış demektir.

Ve ne söylediğini anlamadığı dinler adına hergün cinayet işleyecek kadar da akılsız ve vicdansızdır.

Kendimizi çok önemsiyoruz. Topraktan alıp teknoloji kullanarak ürettiğimiz harika ürünlerle övünüyoruz, geliştiğimizi söylüyoruz.

İyi de, madem o kadar geliştik, neden öldürmekten vazgeçmiyoruz? Her an cinayet tutkusuyla yanıp tutuşmak için nasıl bir mazeretimiz var?

Kudüs kimin, nerenin başkenti olacak? Milyonlarca insanı katletmek için iyi bir soru! Hem de din adına, Tanrı adına… Oldukça insani bir durum!..

İnsanlığın kurduğu uygarlık elan din savaşlarına cevaz veriyor… Kudüs’ün durumunu sorgulamadan önce, insanlık durumunu sorgulamak lazım...

Rivayet o ki tam o bölgeden 124 bin peygamber geldi geçti… Gelin görün ki insanlık durumu asla daha iyi olmadı. Yani peygamberlerle de olmuyor… İnsan, iflah olmaz bir yaratık.

Bir yaratana inanmak için birbirimizi öldürmek ihtiyacı içindeysek, yanlış giden bir şeyler olmalı...

Veya insan bu... Yalanlarla kendimizi avutmaya devam…

Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz