Günlerdir kişisel/kurumsal yoğunluğumuzun esiri olduk.
Bir yandan Türkiye’nin güney sınırını kana bulayan, insanı insandan soğutan, insanlığını sorgulatan IŞİD terörünün yarattığı travmaya anlam vermeye çalışırken bir yandan da gündeme bomba gibi düşen çatı adayın derdine düştük.
Herkes gibi biz de “Kim bu çatı aday Ekmeleddin İhsanoğlu” sorusuna yanıt ararken araya yaklaşık 2 aydır hazırlandığımız doğum günü kokteylini sıkıştırdık.
Öyle çok gerildik ki son dönemde…
Öyle çok ayrıştık ki birbirimizden… Meğerse güzel bir şey için bir araya gelmeyeli, güzel bir pastayı birlikte kesmeyeli çok uzun zaman olmuş.
Sevinci paylaşmayalı… Ağız dolusu gülmeyeli…
Ege’de Sonsöz’ün 6. yaş günü pastasını kesmek için Tarihi Havagazı Fabrikası’nın bahçesinde toplanan kalabalığın bende bıraktığı ilk izlenim buydu.
Meğerse ne kadar hasret kalmışız tüm kent birlikte eğlenmeye, gülmeye…
AK Partilisi, CHP’lisi, MHP’lisi…
Sağcısı, solcusu, liberali, orta yolcusu…
Esnafı, tüccarı, sanatçısı, sporcusu…
Kısaca İzmir’in tüm renkleri…
Havagazı’nın bahçesinde cümbüş olduk dün gece…
‘Habere haber, doğruya doğru, eğriye eğri’ diyen, diyebilen Ege’de Sonsöz’ün yaş gününü kutlamak için buluştuk. Kentim tüm renkleri aynı masanın etrafında toplaştık.
Ve insanlar birbirlerine selam verdiler, selam aldılar.
Yakalarındaki rozete bakmadan, ideolojilerinin esiri olmadan…
Son birkaç yılda ülkece içine düştüğümüz ve bir türlü çıkamadığımız siyasal türbülans yüzünden öyle çok çalkalandık ki, İzmir için gayet normal, gayet sıradan bir tabloyu ballandıra ballandıra anlatmak durumunda kaldık.
Evet dostlar…
Bizi yalnız bırakmadınız.
Beş yılda kaç kilometre yol kat ettiğimizi gösterdiniz.
Hepiniz oradaydınız.
Ve varlığınızı yüreğimizde hissettik.
Hasta yatağından kalkıp anlamlı günümüzde bizi yalnız bırakmayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na ve İstanbul’daki yoğun iş programından zaman ayırıp sadece bu kokteyl için İzmir’e gelen SOCAR Türkiye Başkanı Kenan Yavuz’a teşekkürler.
Ve tabi ki Uğur Dündar’a…
Usta kaleme hem gecemizi onurlandırdığı için hem de söylediği harikulade sözler için yürekten teşekkür. Tabi ki en büyük teşekkür sizlere… Yani okurlarımıza…
En çok yorum yapan ve en sıkı takip eden 5 dostumuzu 5 yılın hatırına sahneye çıkardık. Sizler adına bizden teşekkür plaketi aldılar. Yaptıkları içten konuşmalarla Ege’de Sonsöz okurunun da farklı olduğunu ortaya koydular.
İsimlerini saymakla bitirmem mümkün değil…
Ama şu kadarını söyleyeyim. İstanbul’dan, Ankara’dan sırf kokteyl davetimize icabet için gelen dostlarımız olduğunu görmek büyük bir gurur vesilesi oldu bizler için…
Çok arzu etmesine rağmen Başbakan Erdoğan’ın ülkemizin güney sınırında yaşanan olağanüstü gelişmelere paralel olarak düzenlediği olağanüstü zirveye çağrıldığı için gecemize katılamayan İzmir Milletvekilimiz, Ulaştırma-Denizcilik Haberleşme Eski Bakanı Binali Yıldırım’ın mazeretini kabul edip yokluğunu aratmayan çalışma arkadaşlarına, partili dostlara teşekkür ettik.
Kah Başkanlık Divanı kah Parti Meclisi gibi mühim toplantılar ya da önceden programlanmış seyahatler nedeniyle gecemize katılamayan dostların telgraflarına da…
Bizim için olağanüstü bir geceydi.
Davetli listemizin yüzde 95’i ‘davete icabet’ etmişti.
Siyasetin tüm renkleri oradaydı.
Sahneye AK Parti, CHP ve MHP İl Başkanlarını çıkardık belki ama…
Saadet Partisi de oradaydı BPP’de, DSP’de…
EBSO da oradaydı İTO da İTB de, İESOB da…
‘Patronlar Kulübü’ dediğimiz ESİAD’ı unutmayalım.
Ya da küçük patronların kulübü EGİAD’ı…
İZSİAD’ı atlarsak Hasan Küçükkurt kesin arar… Ve hafiften sitem eder.
Meslek odaları, baro…
İlçe belediye başkanları…
AK Partili, CHP’li…
Neredeyse tam kadro…
Ve meslektaşlarımız…
Hemen her basın kuruluşundan farklı kademelerde görevli çok sayıda dostumuz…
İzmir Büyükşehir Belediyesi bürokrasisinin üst düzey temsilcileri… Başta Genel Sekreter Yardımcısı Pervin Şenel Genç olmak üzere çok sayıda daire başkanı, genel müdür dostumuz.
Siyasi partilerin ilçe başkanları, il-ilçe yöneticileri, kadın-gençlik kolları temsilcileri…
Belediye meclislerinin tüm partilerden seçilmiş temsilcileri…
*
Ve şu anda görevde olmayan başkanlar, vekiller…
Kısacası yok yoktu dün gece… Teşekkür konuşması yapmak için kürsüye çıktığımda gördüğüm manzara karşısında aklımdan geçen şuydu.
İşte bu…
İşte İzmir bu…
Tüm renkler bir çiçek tarlası gibi yan yana…
Ortak bir amaç için bir aradalar…
Bir sevinci paylaşmak için buradalar…
Ne derler bilirsiniz…
Mutluluk paylaştıkça artar, hüzün azalır.
*
Bizler mesajı aldık dün gece…
Doğru yoldayız ama yolun çok başındayız.
Yürünecek uzun ve meşakkatli bir yol var önümüzde…
Koşulacak bir maraton…
Bir önceki yazının son cümlesiydi.
Gelinen noktada tek bir son söz var.
Bu daha başlangıç…
Teşekkürler İzmir, teşekkürler dostlar…
İyi ki varsınız.
Siz varsanız biz her daim varız.
Sayfa başına git