MENÜ
İzmir 12°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Ustalık dönemi…
Metin ÖNEY
YAZARLAR
19 Mart 2014 Çarşamba

Ustalık dönemi…

Her meslekte gerçekten çıraklık,kalfalık ve ustalık diye adlandırılan dönemler vardır. Acemi olan biri zaman ilerledikçe kalfa ve artık iyice mesleği öğrendiğin de usta olur.
Siyasette de böyledir diyemeyeceğim.
Çünkü, siyasete atılan birinin önceden de bazı hazırlıklarının olması gerekir. Genel kültürü,bilgisi, birikimi,deneyimlerinin olması gereklidir. Zira Devlet deneme tahtası değildir. Hele bir Milletvekili veya Bakan olayım da zamanla öğrenirim lüksü yoktur. Çözüm bekleyen Ülke sorunları siyaset adamının yetişmesini beklemez.
Bu ana kurallara rağmen Başbakan üçüncü kez iktidar olduğun da kendisinin ilk döneminin çıraklık, ikinci döneminin kalfalık ve üçüncü döneminin de ustalık olduğunu açıkladı.
Bir an için bu tasnifin doğru olduğun kabul edelim.
O zaman mekanizma tam ters çalışıyor demektir.Çünkü ustalık döneminin her şeyin en iyi gittiği dönem olması icap eder. Yani meslek en ince ayrıntılarına kadar öğrenilmiş demektir. Hiç bir pürüz yoktur. Kunduracı ise en iyi ayakkabıyı yapıyor,terzi ise en iyi elbiseyi dikiyor demektir.
Ancak, Başbakanın ustalık diye nitelendirdiği son demeni hiç de  yazmaya çalıştığım tarz da gerçekleşmiyor.
Her şeyin en iyi olması gereken bu dönemle ilgili şöyle ana başlıkları sıralayalım :
Ekonomi bütün iddialara rağmen gerçekten alarm veriyor. Hele önümüzdeki aylar kaoso gebe.
 
Ülkenin birliği bitti bitecek. Hele seçimden sonra tehlike çanları bütün şiddeti ile çalacak.
 
Devleti oluşturan bütün kurum ve kuruluşlar Anayasal işlevlerini tamamen kaybetmiş durum da.
 
Emniyet darmadağın.
 
Yargı bağımsızlığı ciddi tartışılır durum da.
 
Kumpas, haşhaşi,paralel,virüs,çete .
 
Dış meseleler “sıfır” sorun iddiası ile ele alınmışken gelinen noktada sorunsuz komşu kalmadı. Adeta savaş çıktı çıkacak.
 
Ülke itibarı ne yazık ki dış dünyada yerlerde sürünüyor.
 
Demokrasi sizlere ömür.
 
Hukuk Devleti ismi var kendisi yok.
 
Devlet otoritesi kargaşaya yenik.
 
Hele yolsuzluklar ayyuka çıkmış.
 
Çalan çalana.
 
Milli eğitim her gün bir başka şekil alıyor. En son nerde kalmıştık?
 
Ses kayıtları dizi filmlerini andırıyor.Her hafta bir bölümü değil her gün bir bölümü   yayınlanıyor.
 
Devlet çok ortaklı bir şirkete dönmüş.
 
Medya çok azı “milli” olmak üzere yandaşlar, Candaşlar, cemattan yana muhalifler, iktidar yanlısı olanlar diye bölünmüşlük sayısı bile belli değil.
 
Üniversiteler varmı yokmu belli değil.
 
Milletimiz bire iki ye değil kaç milyonsak (onu bile doğru dürüst bilmiyoruz) o kadar ayrı ayrı olmuşuz.
 
Bu yazdıklarımın iki katı kadar daha yazmak mümkün ama yer kalmadı.
 
Şimdi gelelim başa :
 
 
Ustalık dönemi öyle mi?
 
Keşke sana hiç elbise diktirmeseydik arkadaş...
Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz