MENÜ
İzmir 13°
Ege'de Sonsöz
PAYLAŞ 
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Facebook'ta Paylaş
Erdoğan’ı Köşke mi kapattılar?
Tayfun MARO
YAZARLAR
11 Ağustos 2014 Pazartesi

Erdoğan’ı Köşke mi kapattılar?

Yaklaşık olarak, 56 milyon seçmenin 21 milyonu Erdoğan’a oy verdi. Bir önceki seçimde AKP’nin aldığı oyun çok az üstünde; 2011 genel seçimlerinin ise gerisinde… Yani Erdoğan oyunu artıramadı. MHP’den gelen oyların geri döneceği de göz önüne alındığında, AKP oylarının görece üşüşte olduğu söylenebilir. Buna karşın, sandığa gelmeyen yaklaşık 15 milyon oydan yaklaşık 7 milyonun boykotçu veya tatilci olduğu varsayılıyor. Bir diğer ilginç veri; geçen seçimlerde 47 milyon kişi sandık başına gitmişken, son seçimlerde bu sayı 41 milyona düşmüş bulunuyor. Çatı adayı ise 5 milyon kadar seçmeni sandığa getiremedi; oy kaybı ağırlıklı olarak İç Anadolu ve Doğu Anadolu’da yaşandı. Selahattin Demirtaş, 4 milyon oy aldı.
Bu sayısal veri kalabalığının anlamı ne?
 
Bir kere muhalefeti zor günler bekliyor. Doğru bir karar aldılar ama bu kararı alırken toplumla paylaşmadılar, katılımcılık ilkesini çiğnediler ve seçim sürecini çok kötü yönettiler. Önümüzdeki günlerde, CHP’de parti içi muhalefetin kurultay talebi yüksek sesle dile gelmeye başlayacaktır.
 
Erdoğan’a gelince, kazandı… Ama bu zaferin altında kalması yüksek ihtimaldir. Erdoğan, Köşke bir dünya lideri olarak çıktığını haykırıyor balkondan, buna inanıyor… Ne ki Köşke kapatılmış olma ihtimali daha yüksektir. Aldığı 21 milyon oy, ona Başkanlık yapma olanağı vermeyecek. Gül’ün eli güçlendi, Erdoğan’ın AKP’yi Köşkten yönetme şansı azaldı. Bu mücadeleyi izlemeye başladık bile.
Erdoğan’ın eli kolu bağlı Köşkte zapt edilmesi ülkenin esenliği için bir zarurettir. Zira Türkiye’nin sistemi parlamenter rejime dayanırken, yapısal değişimi gerçekleştirmeden Başkanlık sistemi varmış gibi yönetmek, krize davet çıkarmaktır. Çatalla çorba içemezsiniz.
 
Yeni Türkiye, Erdoğan’ın fantezisidir. Bu devlet eskiden de ceberuttu, yine ceberut… Bu devlet eskiden de yurttaşına zulüm yapardı, yine yapıyor… Bu devlet, memurunun, işçisinin, emeklisinin üç kuruşuna göz dikerdi, yine aynı sıkıntıları yaşıyoruz.
İlle de yeni bir şeyler arıyorsak; 12 Eylül cuntası devleti tamamen çökertememişti, devletin ayakta kalan son kurumları da çöktü, yoksulluk ve işsizlik çok arttı ve kronikleşti, iklim değişikliği nedeniyle kuraklık tehdidi altındayız, bütün komşularımızla sorunluyuz, islamcı terör örgütleri ortalıkta cirit atıyor, artık tarımda kendine yeten bir ülke değiliz…
 
Erdoğan’ın yaptığı balkon konuşmasına bakılırsa; Onun Yeni Türkiye’sinde Atatürk’e yer olmayacak… Gezi Parkı direnişçilerine yer olmayacak… Ama demokrasi olacak…
Gazze’ye selam gönderdi, Soma aklına bile gelmedi… İsrail terörist, IŞİD değil…
 
Erdoğan pek ciddiye alınacak gibi değil; Bana öyle geliyor ki AKP içinde başlayacak iktidar mücadelesi ülkeye çok zarar verecek. Bu zararın önüne geçmenin tek yolu, Erdoğan’ı Köşkte etkisizleştirmek…
 
Seçimlerin en olumlu, en ilgi çeken adayına gelecek olursak; Hiç kuşku yok, bu olumlu figürün adı, Selahattin Demirtaş’tır.
Türkler ile Kürtler arasında kopan iletişimi, seçim kampanyası boyunca kurduğu yeni dille yeniden inşa etmenin mümkün olduğunu gösterdi.
Kürt şövenizmini körüklemeyen, herkesin kendine bir çeki düzen vermesi gereğini içtenlikle işaret eden Demirtaş, solda siyaset yapan tek adaydı ve söyledikleriyle Kürt sorununa solda çözüm arayışlarını cesaretlendirdi.
Demirtaş, insan hakları, özgürlükler ve demokrasi mücadelesinde bir araya gelmek için yaptığı çağrıyla bana güven verdi. Ona sahip çıkmak gerektiğini düşünüyorum.
 
Sonuç olarak; Erdoğan’ı Köşke kapatan, Demirtaş’ı ülke siyasetine kazandıran bu seçimler, CHP’yi ve MHP’yi de kendine getirebilir.
Yorum Ekle
Yorumunuz gönderildi
Yorumunuz editör incelemesinden sonra yayınlanacaktır
Yorumlar

   Bu yazı henüz yorumlanmamış...

Yazarın Diğer Yazıları
Sayfa başına gitSayfa başına git
Masaüstü Görünümü  ♦   İletişim  ♦   Künye
Copyright © 2024 Ege'de Sonsöz